Tam zamanlı yüz yüze eğitimin aralıksız bir şekilde devam etmesi için TTB, üniversitelerde gerekli önlemlerin alınması ve gençlerin aşılanmasının teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.
Türk Tabipler Birliği (TTB) salgın döneminde açılan ve açılmaya aralıksız üniversitelerde, temel eğitimde olduğu gibi yüz yüze eğitimin koşul olduğunu vurgulasa da zorunlu önlemlerin alınması ve gençlerin aşılanmasının teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Bütün zamanlı yüz yüze eğitimin aralıksız bir şekilde devam etmesi için bugüne dek birçok çağrı uyarıda bulunduklarını belirten TTB, eğitim kurumları konusunda da uyarılarına yönelik önlemler alınmadğına uyarı çekti.
TTB, YÖK’ün açıklamasında, hangi üniversitelerin ne değin tedbir aldığı veya uyduğuna dair veri bulunmadığını belirterek, “Salgının başından itibaren ısrarla söyledik: Salgın genelgeler ya da Twitter açıklamaları ile yönetilemez. Ancak bilimsel veriler eşliğinde zorunlu tedbirleri alarak ve uygulayarak yönetilebilir” dedi.
YÜZ YÜZE EĞTİM İÇİN ÖNERİLER
TTB’den yapılan açıklamada, üniversitelerin açılması ile ilgili yapılan talimat ve uygulamalarda şimdiye kadar saptama edilern esas hususlar ve öneriler şöyle sunuldu:
Üniversite gençliğinin aşılanması özendirme edilmelidir. Toplumda tüm yetişkinlerin ve 12 yaş üzerindeki çocukların aşılanması okulların en uzun vakit, en tehlikesiz şekilde açık tutulabilmesi için zorunlu olan uygulamadır. böylece aşılamanın tamamlanması için daha artı uğraş gösterilmeli, aşısız yetişkinlerin toplum sağlığını riske atmasını sınırlayan uygulamalar artırılmalı ve üniversite gençliğinin aşılanması teşvik edilmelidir. Üniversite gençliğinin en fazla sosyal hareketliliğe sahip yaş grubu olduğu unutulmamalıdır.
Bütün üniversite çalışanları aşılanmalıdır. Üniversitelerde akademisyeninden asistanına emniyet görevlisinden yönetimsel personele kadar bütün yetişkinlerin aşılamalarının tamamlanması gerekliliktir. Aşısız olanlara haftada iki kere PCR testinin pratik olarak uygulanması zor olmanın yanı sıra laboratuvar yükünü artırarak tanıda gecikmelere, artı vakaların toplum içinde dolaşımının artmasına yol açacaktır. bu nedenle, üniversitelerin her kademesinde öğrenci-öğretim üyesi ve diğer tüm çalışanların, aileleri ile birlikte kalan öğrencilerin aile bireylerinin aşılanması esas çözümdür. YÖK, rektörlükler, dekanlıklar, aşılama ve PCR testi uygulamasında aynı tutumu almalı ve hayata geçmesi için karşılıklı mücadele göstermelidir.
Etkili bir filyasyon yapılmalıdır. Etkili bir filyasyon, risk gruplarında uyumlu tarama ile semptom gösterenlerin ve temaslıların ayrılması, bu şahısların düzenli izlemi ve üniversitelere gelişinin engellenmesi bulaşı önlemek için elzemdir.
Dersliklerdeki öğrenci sayısı azaltılmalı, ders süreleri kısaltılmalı, derslikler havalandırılmalıdır. Yeni bir yükselişin eşiğinde olduğumuz bu günlerde derslikler ve laboratuvarlar ile kullanım ortamlarında öğrenci sayısı mutlaka azaltılmalı, ders süreleri kısaltılmalı, bu ortamların hem ders sırasında ayrıca de ders aralarında havalandırılması sağlanmalıdır. Penceresi açılmayan ya da havalandırma sistemi olmayan dersliklerin kapalı ortamlarda bulaş riskinin yüksek olduğu bilinciyle kullanılmaması veya pencereleri açılabilir ülkü getirmek veya pencere açmak gibi seçenekler de değerlendirilerek havalandırma koşulları en kısa zamanda iyileştirilmelidir.
Her ortamda maske takılmalıdır. Yüksek yayılımda olduğumuz şu günlerde aşılı ve aşısız bütün öğrencilerin ve bütün çalışanların maske takması zorunludur. Dersliklerde kişiler arası mesafenin en az 1 metre olması şeklinde düzenlenmesi, açık havada sosyal alanların belirlenmesi gereklidir.
HES kodu takibi yapılmalıdır. Üniversite idareleri, akademisyen ve bütün çalışanların, öğrenci ve öğrencilerle beraber yaşayanların HES kodu takibini yapmalıdır.
Vakalar yakından peşine düşüp takip edilmeli, veriler herkesle paylaşılmalıdır. Üniversitelerin açılmasını peşine düşüp takip eden 2-4 hafta öğrenci, öğretim görevlileri ve tezgâhtar personelde saptama edilen vakalar ve üniversite içi bulaşma bilgileri çok yakından takip edilmeli ve saydam bir şekilde paylaşılmalıdır. Bu dönemde toplanacak veriler bilimsel data ışığında değerlendirilerek önlemlere karar verilmelidir.
Üniversite içindeki salgın yönetimi ilgili rehberlere göre yapılmalıdır. YÖK’ün genelgesinde COVID-19 pozitif olanlara karşısında nasıl bir dilekçe yapılacağı konusunda düzenleme bulunmamaktadır. Salgının bulaşması ya da önlenmesinde ahali sağlığı önlemlerini taşıyan kılavuzlar en manâlı araçlardan birisidir.
Kantin ve yemekhanelerde salgın önlemleri alınmalıdır. Üniversitelerde kantin ve yemekhanelerde benzer anda bulunabilecek kişi sayısının belirlenmesi, havalandırılmalarının sağlanması, gerekirse açık çadırlara veya sundurmalara taşınması ve açık yemek yemek servisi yapılmaması sağlanmalıdır.
Ulaşıma yönelik salgın önlemleri alınmalıdır. Toplu ulaşım kullanımı için lokal yönetimlerle irtibat içinde üniversiteye ulaşım karşılayan hatların sıklığının artırılması, havalandırması olan araçlarla birey sayısının sınırlandırılması sağlanmalıdır. Ulaşım yoğunluğu ya da kampüs yoğunluğunun azaltılması için ihtiyaç halinde haftanın günlerinin programlara, üçe, hatta dörde bölünmesi düşünülmelidir.
Üniversite öğrencileri, akademisyenleri ve çalışanlarına salgınla baş etme becerileri kazandırılmalıdır. Üniversite yaşamının ayrılmaz parçası arkadaşlarla birlikte özerk ve öbür kültürlere de hazırlanan hayat alanı olmasıdır. Dolayısıyla ders dışı zamanlar ve faaliyetler de üniversitenin esas parçası kabul edilmeli, öğrencilerin kampüs içi ve dışı yaşamda pandemi koşullarında nasıl hareket etmeleri, virüs, yayılım, korunma ve pandemiyle uğraş konusunda bilgi, bilinç ve tutum değişikliğine yönelik programlar geliştirilmeli, bilhassa birincil hafta bu konulara ayrılmalıdır. Üniversite akademisyenleri ve tüm çalışanları ile öğrenciler bu süreçte COVID-19 ile ilgili keza bilgilerini keza de baş etme becerilerini artırıcı araştırmalar yapılmalıdır.
Üniversitelerdeki personel eksikliği bir lahza önce giderilmelidir. Üniversitelerdeki yapı hizmetlisi ilk önce olmak üzere takviye personeli sınırlı düzeyde olup bazı fakültelerde hiç hizmetli bulunmamaktadır. Üniversitelerdeki personel eksikliği saptanmalı ve bir lahza önce giderilmelidir.
Üniversitelerin mediko merkezleri veya sıhhat birimlerinin kadroları güçlendirilmelidir. Bu merkezler pandemi önlemleri konusuna müdahil olmalı, üniversite pandemi kurulları oluşturulmalı, kampüslerde tespit edilecek vakalar için mutlaka izolasyon odaları görev edilmelidir.
Üniversite öğrencilerinin kalacağı yurtlarla ilgili düzenlemeler acilen yapılmalıdır. Yurtlarda öğrenciler tek karakter odalarda kalmalı, havalandırma tatmin edici olmalı, yemekhane, kütüphane ve etüt odaları gibi toplu yaşam alanları tatmin edici havalandırma ve kişi sayısı sınırlanarak yerinde hale getirilmeli, öğrencilerin barınma sorunları hızla giderilerek tatmin edici barınma alanı sağlanmalıdır. Yurtlarda odalar paylaşımlı kullanılmak zorunda kalınırsa yurt odalarında aynı program ve aynı sınıftaki öğrencilerin kalması planlanmalıdır.