Adana’da sağlık durumu çalışanları Kent Hastanesi önünde eylem yaptı. Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş, “Tıp fakültesi öğrencileri TUS sınavına girmek yerine artık Almanca kurslarına gitmektedir. Ülkemizde doktor ve sağlıkçı maaşları gün geçtikçe erimeye devam ediyor ve bizler çoktandır artık maaşlarımızla geçinemez duruma geldik. Ilave gösterge hekimlerde 7200 olarak hemen düzenlenmelidir” dedi.
Adana Kent Hastanesi önünde bir araya gelen hekim ve sağlık çalışanları basın açıklaması yaptı.
ANKA’nın haberine göre Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş, son dönemde hekim istifalarının arttığına aksan yaparak, “Hekimler artık bu ülkede hekimlik yerine getirmek yerine yurtdışında göçmen hekim olmayı tercih etmektedir. Tıp fakültesi öğrencileri TUS sınavına girmek yerine artık Almanca kurslarına gitmektedir. Ülkemizde hekim ve sağlıkçı maaşları gün geçtikçe erimeye devam ediyor ve bizler çoktandır bundan böyle maaşlarımızla geçinemez duruma geldik. Covid-19 başta elde etmek üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı totaliter bir meslek hastalıkları yasası çıkarılmalıdır. Ilave gösterge hekimlerde 7200 olarak hemen düzenlenmelidir” diye konuştu.
Menteş, yaptığı açıklamada, son yıllarda hekimlerin ve afiyet çalışanlarının haklarının görünmeyen şekilde gerilediğini belirterek, şunları söyledi:
“5 DAKİKADA TETKIK OLMAZ”
“Uzun saatler sürekli fazla çalışma, sık nöbet alıkoyma, yoğun iş yükü, şiddete maruz kalma afiyet ortamlarının olağan hallerine dönüşmüştür. 36 saat hastanelerden çıkamayan genç hekimler, iş saati kavramı nedir bilmeyen uzmanlar bulunmaktadır. Kamunun yanı sıra özel hastanelerde de yoğun emek harcayan hekimlerin emekleri sömürülmekte, şirket kurdurma ve ciro baskısı gibi ticari zorlamalar meslek onuruna uygunsuz uygulamalar ile karşılaşmaktadırlar. Sorunlarımız sadece alıştırma saatleri, egzersiz alanları, ödemeler ile sınırlı kalmamaktadır. Mesleğimiz, güvencesizliğin en yaygın olduğu iş kollarından biri haline getirilmiştir. Bu metamorfoz baskının, mobbingin, ayrımcılığın, eşitsizliğin ve kayırmacılığın alabildiğine yaygın ülkü gelmesine niçin olmuştur. Son olarak da hekimler tetkik sırasında hemşire ya da afiyet personeli olmadan muayene yapmaya zorlanmış. Muayene süreleri ise 5 dakikaya düşürülmüştür. Bu 5 dakikada hastanın tüm anemnezini almamızı ve tanıyı koyarak tedavisini düzenlememiz istenmektedir.
“HEKİMLER TUS YERİNE ALMANCA KURSUNA GİDİYOR”
Afiyet Bakanlığı verilerine kadar 2020 yılının birincil 6 aylık süresi zarfında 2 bin 412 hekim istifa etmiş, 522 doktor ise özel hastanelere geçiş yapmıştır. Bizlere gelen bilgilere tarafından ise 18 ayda 8 binin üstünde hekim istifa ettiğidir. Yurtdışında niyetlenmek için yılda 900 ’lere varan doktor bu ülkeyi terk etmektedir. Hekimler bundan böyle bu ülkede hekimlik gerçekleştirmek yerine yurtdışında göçmen doktor olmayı tercih etmektedir. Tıp fakültesi öğrencileri TUS sınavına girmek yerine artık Almanca kurslarına gitmektedir. Ülkemizde hekim ve sağlıkçı maaşları gün geçtikçe erimeye devam ediyor ve bizler çoktandır artık maaşlarımızla geçinemez duruma geldik. Bizler geçinemediğimizi söylemekten utanıyoruz. Bizi bu duruma düşürenler bu durumdan utanmamaktadır. Bu şart bir an önce emekliliğimize de yansıyacak bir düzenlenme ile düzeltilmelidir. İşyerlerimiz alanın uzmanları ile görüşülerek güvenli, sağlıklı alıştırma ortamları haline getirilmelidir. Haftalık egzersiz sürelerimiz önerilerimiz çerçevesinde her yerde düzenlenmelidir. COVID-19 öncelikle elde etmek üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı totaliter bir meslek hastalıkları yasası çıkarılmalıdır. Ilave gösterge hekimlerde 7200 olarak hemencecik düzenlenmelidir. Alıştırma koşullarımızın ve mesleğimizin riskleri düşünülerek çalıştığımız her yıl için hemencecik 120 gün fiili hizmet süresi zammı verilmelidir. Son söz olarak sesleniyoruz insanca yaşayacak ve emekliliğimize yansıyacak vergi düzenlemesi hemencecik yapılmalıdır.”