Kayısı çekirdeği, odunsu bir kabuğun aşağı saklanan bir çekirdektir. Tadı çeşitliliğe bağlıdır ve genelde kendine özgü tatlımsı bir acılık hissettirir. Bazı kayısı türlerinin çekirdekleri çok acıdır. Kullanılamazlar. Doğal olarak, çekirdeklerin tadı meyvenin çeşidine ve olgunluğuna bağlıdır. Sadece olgun kayısı çekirdekleri yenilebilir olarak kabul edilebilir. Peki, kayısı çekirdeğinin zehirli olduğunu düşünenler nelerden korkar? Bütün endişeler hidrosiyanik asit ile ilgilidir. Kayısı çekirdeğinde bulunan amigdalinin parçalanması esnasında yüzde 1-1,8 oranında hidrosiyanik asit açığa çıkar. Ancak küçük dozlarda bu maddenin vücuda negatif bir etkisi yoktur. Ayrıca nadir yer alan B17 vitamini (amigdalin) içeriği ile ön plana çıkan kayısı çekirdeğinin kötü huylu ur hücrelerinin ölümünü sağladığı bilinmektedir. böylece ölçülü olarak tüketilen kayısı çekirdekleri kanser gelişimini durdurmak için yardımcı kabul edilir.
Kayısı çekirdeklerini ölçülü olarak tüketerek, olumlu bir tesir elde edebilirsiniz.Kayısı çekirdeği, solunum yolu hastalıklarının komplikasyonlarını önlemede faydalıdır. Çekirdeklerde bulunan maddeler böbrekler ve üriner sistem üzerinde yardımsever bir etkiye sahiptir. Kemikler, eklem ve kas dokularının hastalıklarını tedavi etmek ve durdurmak için kullanılır. Hem eski dönemelrde boğmaca, bronşit ve öteki çocukluk çağı bulaşıcı hastalıklarının kayısı çekirdeği ile önemli şekilde tedavi edildiği bilinmetkedir. Çağdaş tıp ve kozmetikte kayısı ve kayısı çekirdeği bazlı özler yaygın olarak kullanılmaktadır. Kayısı çekirdeğinde bulunan maddelerin yaşlanmayı yavaşlattığına, doku elastikiyetini artırdığına ve yenilenme süreçlerini tetiklediğine inanılmaktadır. Kayısı çekirdeği hem erkek hem de bayan sağlığına iyi gelir. Hormonlar üstünde faydalı bir etkiye sahiptirler, asap sisteminin durumunu iyileştirir, vücudu demir, vitaminler ve öteki biyoaktif elementlerle doyururlar.
Bilhassa kış aylarında oluşan kuru ciltler için faydalıdır.Kayısı çekirdeği yağı daha fazla hassas ve kuru ciltler için önerilir. Deri sıkılaştırma için güvenle kullanılabilen bir üründür. Güneş lekelerinden sonradan cilt dengesizliğini giderir. Cildi olduğundan daha aydınlık ışık halkası getirir. İyi bir tıkanma önleyici koruma karşılayan A ve E vitaminlerini taşıyan kayısı çekirdeği yağı, yaşlanma karşıtı özelliklere sahiptir. Ciltte oluşan kırışıklıkları geciktirici etkisi vardır. Bunu içerdiği omega 6 baştan sona yapar. Egzama gibi daimi ve hafif olmayan durumların tedavisinde tercih edilebilir. Çünkü kayısı çekirdeği yağı cerahat önleyici özelliklere sahiptir. Bu sayede egzama yavaşça azalabilir.
Yüzde 24 protein, yüzde 17 lif taşıyan kayısı çekirdeği, bunların yanı sıra demir, fosfor, potasyum, sodyum, çinko ve selenyum açısından da zengindir ve takriben yüzde 50 sağlıklı yağ içeriği ile sağlığa çoğu avantaj sunmaktadır.Tamamen kayısı çekirdeği kullanılarak üretilen bir mahsul oaln kayısı çekirdeği kahvesi, kendine has tadı ve kokusu olan yumuşak içimli bir içecektir. Gün kurusu kayısı çekirdekleri kullanılarak iki şekilde yapılan kayısı çekirdeği kahvesi üretiminde birinci yöntem macun şeklindedir. Çekirdekler kavurma fırınında istenilen sıcaklık ve sürede kavrulur, sonradan ezme makinasından geçirilir. Elde edilen macun inceltme makinasından geçirilerek ince kıvamlı bir mahsul elde edilir. Kayısı çekirdeği kahvesinin içime hazırlanışı ise Türk kahvesinin hazırlanışına aynı şekilde yapılmaktadır. Her bir fincan için bir tatlı kaşığı kayısı çekirdeği kahvesi kullanılarak su ya da süt ile olağan Türk kahvesi gibi pişirilerek hazırlanır. Hem isteğe ast olarak şeker ilavesi yapılabilir. İkinci olarak üretimi ise çözülebilir özellikte toz haldeki instant kayısı çekirdeği kahvesidir. Bu üretimde kayısı çekirdekleri kavurma fırınında kavurulup eziciden geçirilerek macun elde edilir. Macun haldeki kahve pişirilip demlendikten sonra süzülür ve sonra kurutulup toz ülkü getirilerek instant kayısı çekirdeği kahvesi elde edilir.Köpüklü bir kahve için ise Türk kahvesi gibi pişirilerek içime hazırlanmış ışık halkası kazanç. Şu an instant kayısı çekirdeği kahvesi çalışmaları da devam etmektedir. Kültürümüzde kabul görmüş ve nesilden nesile aktarılan, kahve ile özleşmiş olan, “Bir fincan kahvenin kırk sene hatırı vardır ’ ’ deyimini, kayısı çekirdeği kahvesi için Malatya ilinin plaka numarasından yola çıkarak “Bir fincan kayısı çekirdeği kahvesinin 44 yıl hatırı vardır” diye değiştirdiklerini belirten Kayısı Araştırma Enstitüsü, herkesi faydalı özellikleriyle kayısı çekirdeği kahvesini denemeye gösteri ediyor..