Folik asit, B9 vitamini olarak da bilinen suda çözünür bir vitamin olan sentetik bir folat şeklidir. Bu asit gıdalarda doğal olarak oluşmaz, ancak genel olarak ekmek ve tahıllar gibi arıtılmış tahıllara eklenir ve hem vitamin ve mineral besin takviyelerinde bulunur.
Folat, doğal folattan bambaşka olduğu için vücut kullanmadan önce faal B9 vitamini formuna dönüştürülmesi gerekir. Bu işlem, her biri birkaç enzim gerektiren dört aşamada gerçekleşir. Bu enzimlerden biri MTHFR (metilenetetrahidrofolat redüktaz) enzimdir. Bazı halk müziği, MTHFR’nin etkinliğini azaltan genetik mutasyonlara sahiptir ve bu da kanda folat birikmesine yol açabilir. Kandaki folat birikimi, bozulmuş bağışıklık fonksiyonu, azalmış beyin fonksiyonu ve kanser hücrelerinin süratli büyümesi dahil almak üzere negatif sağlık etkileriyle ilişkilendirilmiştir. Bu Vesile Ile folik asidin etkin forma dönüşme oranı kalıtımsal olarak belirlenir ve cümbür cemaat için bireyseldir.
Folat Açısından Zengin Besinler
Folik asit, modern besin araştırmalarında en çok tartışılan konulardan biridir.
Folat açısından zengin besinler aralarında şunları sayabiliriz;
Baklagiller
Kuşkonmaz
Enginar
Yumurta
Yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, roka, lahana)
Pancar
Turunçgiller
Brüksel lahanası
Brokoli
Fındık
Dana karaciğeri
Buğday tohumu
Papaya
Muz
Avokado
bununla birlikte araştırmalar, çoğu insanın tükettiği gıdalarda ihtiyaçlarını karşılayacak kadar folat almadığını gösteriyor. böylece birçok ülke beyaz unlar, ekmekler ve tahıllar gibi rafine tahılları folatla yardım ederek vatandaşlarının ihtiyacı olan folatı almasına tezgâhtar olmaktadır.
Yetişkinler için B9 vitamini için açıklanmış fizyolojik gereksinim günde 400 mcg’dir. Hamile kadınların günde 600 mcg’ye ihtiyacı vardır, çocuklar için günde 50-400 mcg civarıdır. genelde izin verilen üst tüketim seviyesi günde 1000 mcg’dir.
Yeterli B9 vitamini seviyeleri, ilk kez nöral tüp kusurlarının önlenmesi ile ilişkilendirilmiştir. Gebeliğin ilk haftalarında düşük folat seviyeleri beyin, omurilik ve omurgada malformasyonlara yol açar. Kadınların % 90 kadarı yeterli B9 vitamini almadığından, üreme çağındaki bütün kadınların günde en az 400 mcg ek folat almaları önerilir.
Bu büyük olasılıkla folatın gen ekspresyonundaki rolünden kaynaklanmaktadır. Bir Takım araştırmacılar, düşük folat seviyelerinin olağandışı hücresel büyümesi riskini artırabileceğine inanıyor.
Düşük folat seviyeleri keza değişken ve zahmetsizce kırılabilen DNA oluşumuna katkıda bulunur ve bu da kanser riskini artırabilir. bununla birlikte, halihazırda kanseri olan kişiler için, yüksek folat alımının (ancak gıdalardan değil gıda takviyeleri biçiminde) belirtilmiş tümör türlerinin büyümesini teşvik edebileceğine dair bir takım kanıtlar vardır.
Yeterli folat seviyeleri, yürek hastalığına bağlı olan homosistein seviyelerini düşürmeye yardımcı olur.
Folat homosisteini, metiyonine dönüştürmeye muavin olur. Folat yetersiz olduğunda homosistein seviyeleri yükselir. Bu kapsamda yapılan incelemeler, günlük folat alımının homosistein seviyelerini % 25 oranında düşürebildiğini göstermiştir.
bununla beraber, iltihaplı bağırsak hastalığı, sigara içenler ve alkol bağımlıları olan kişilerde folat eksikliği olabilir.
Folat Eksikliğinin Belirtileri Ve Semptomları
Artan kan homosistein seviyeleri
Megaloblastik anemi (genişlemiş eritrositli anemi)
Yorgunluk
Halsizlik
Sinirlilik
Nefes darlığı
Megaloblastik aneminin hem folat eksikliğinin bir işareti hem de B12 vitamini eksikliğinin bir işareti olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.